Aşık Veysel Kimdir? Eserleri Nelerdir? Kısaca Hayatı, Doğum ve Vefat Tarihi

Aşık Veysel şiirleri ve eserleriyle Dünya durdukça yaşayacak büyük halk ozanımız. Bu makalemizde bu kutlu insanın hayatını, şiirlerini ve bu ozanımız hakkında bilmeniz gereken çok güzel ince ayrıntıları sizlere aktaracağız. 

AŞIK VEYSEL KİMDİR KISACA?

Ozanımızın gerçek ismi Veysel ŞATIROĞLU'dur.

Ancak lakabı olan Aşık Veysel zaman içinde o kadar çok meşhur olmuştur ki gerçek isminin dahi yerini almıştır. Memleketi Sivas olan bu ozanımız Sivas'ın Şarkışla İlçesine bağlı Sivrialan köyünde doğmuştur. 

Sivas'ın Şarkışla İlçesinin Sivrialan köyünde 1894 senesinde doğan Aşık Veysel Türk Boylarından Avşar Boyunun Şatırlı obasına mensup bir aileden gelmektedir. 

Sanatçımız Aşık Veysel 25 Ekim 1894 senesinde Sivas Şarkışla İlçesinin Sivrialan köyünde doğmuştur. 

• Annesi Gülizar ve babası Ahmet'dir. Babasının Karaca lakabı ile anılmaktadır. Ayrıca babasının mesleği Çiftçiliktir. 
• Kendisi dışında iki kız kardeşi daha olan Ozanımızın bu kız kardeşleri maalesef dönemin salgın hastalıklarından olan çiçek hastalığından dolayı vefat etmiştir. 
• Burada bilmeniz gereken en önemli hususlardan bir tanesi de şudur: Ünlü Ozanımızın gözleri aynı hastalıktan dolayı kör olmuştur. 

Aşık Veysel'in Gerçek İsmi

Bildiğimiz bu isim halkımızın teveccühü ile ozanımıza taktıkları takma isimdir. Gerçek ismi ise Veysel ŞATIROĞLU'dur. 

AŞIK VEYSEL'İN GÖZLERİ NE ZAMAN KÖR OLMUŞTUR?

Gözleri ama olsa da gönlü açık bu güzel insanın gözleri doğuştan değil sonradan kapanmıştır. Yukarıda da ifade ettiğimiz gibi çiçek hastalığının tedavisinin henüz tam olarak gelişmediği dönemlerde 7 yaşında iken Aşık Veysel gözlerini bu hastalıktan dolayı yitirmiştir. 

Ozanımız bu olayı aşağıdaki ifadelerle bize resmeder: 

AŞIK VEYSEL'İN EVLİLİĞİ

İki kez evlenen sanatçımızın ilk evliliği talihsizlik ile geçmiştir. Akrabaları Esma Hanım ile olan ilk evlilikte 2 çocuğu olan Veysel'in ilk çocuğu (erkek evladı) hayatını kaybeder. Bu süreci maalesef anne ve babasının kaybı takip etmiştir. 

Ancak talihsizlikler bununla da bitmez. Eşi tarafından da terk edilen Veysel'in 2 ay sonra da diğer çocuğu olan kızı vefat etmiştir. Hayatının sonra ki sürecinde Gülizar hanımla evlenen şairimizin ikinci evliliği mutlu bir evlilik olmuştur.  

TÜRKÜLERİNE İŞLEYEN ÇİLELİ HAYATI

Yukarıda da ifade ettiğimiz gibi 7 yaşından sonra kararan dünya. Yalnızlaşan hayatını süsleyen saz. Vefasız bir evlilik ve çocuklarının hayatını kaybetmesi. Anne ve babasının kaybı. Akabinde bir eşinin vefasızlığı. Ancak şairimizin talihsizliği bunlardan ibaret de değildir. 

Başka bir köye taşınan şairimiz dolandırılarak bütün parasını da artık kaybetmiştir. Yapayalnız ve güvensiz bir dünyada 1931 senesi şairin hayatının dönüm noktası olacak. 

AŞIK VEYSEL'İN OZANLIĞA BAŞLAMA SÜRECİ

Sanat yetenek ister. Ozanlığa ve söz söyleme sanatına dair yetenek elbette doğuştan bu ozanımız da vardı. Ancak bu yeteneğin ortaya çıkması Ozanımızın babasının Aşık Veysel'e bir saz almasıyla başlar. İlk hocası babasının da yakın dostu olan Aşık Ala'dır. 

Başlangıçta bir oyalama aracı olarak alınan bu saz zaman içinde Veysel için bir tutkuya dönüşür. İlk başlarda başka ozanların türkülerini çalarak kendini geliştirir. Pir Sultan Abdal, Dertli ve Karacoğlan gibi meşhur sanatçıların eserlerini seslendirir. 

Türkiye Genelinde Tanınmaya Başlaması 

Türkiye kapsamında tanınan bir şair ve ozan olmaya başlaması 1930 senesinde Sivas Maarif Müdürü Ahmet Kutsi Tecer ile tanışmasıyla başlar. Kutsi beyin düzenlemiş olduğu şairler gecesinde keşfedilen sanatçımız ilerleyen günlerde bir çok ilde sanatını icra etmek için dolaşmaya başlamıştır.  

Ayrıca Ahmet Kutsi Tecer şairimizin eserlerini kayda alarak bugünlere kalmasını da sağlamıştır. 

Köy Enstitülerinde Saz Hocalığı

Sanatçımızın Cumhuriyet döneminde göze çarpan bir diğer hususu ise Köy Enstitülerinde saz hocalığı yapmasıdır. Sürecin ilerleyen günlerinde 1965 senesinde Türkiye Büyük Millet Meclisi  tarafından kendilerine maaşta bağlanmıştır. 

Meşhur Olması

Sanatçımızın meşhur olması süreci şiirlerinin yada bestelerinin (deyişlerinin) o dönemin meşhur sanatçıları tarafından seslendirilmesi ile başlamıştır. Söyleyişi daha doğrusu şiirlerindeki ifadeleri çileli bir hayatın dünyasını anlatmaktadır. Her sözünde bir mana yüklü olan şiirleri adeta nasihat yüklüdür. 

Gülden Karaböcek, Selda Bağcan, Esin Afşar, Hümeyra ve Fikret Kızılok gibi dönemin meşhurları şairin bestelerini herkese duyurur.  

Ayrıca dünya hayatının boş ve manasız olduğunu ifade eden şiirleri sanki Allah'tan başka her şey fani. Döneceğiniz yer Allah manalarını taşır. Ve bu dünya hayatına fazla meyletmenin gereksiz olduğunu, ayrıca dünya malı için kavgaların verilmesinin boş olduğunu ifade eder.

VEYSEL'İN ESERLERİNDE KULLANDIĞI TÜRKÇE

Duru tertemiz bir Anadolu Türkçe'sini duyarız şiirlerinde. Her insanın rahatlıkla anlayacağı şiirlerinde ki sadelik, sade olmakla birlikte çok derin manalar taşır. Benim kanaatim bu sadeliğe bu derin manalar yüklemek bir sanat dahisinin eseri olabilir. Rabbimizin çok güzel bir yetenek verdiği şairimizin şiirleri hala Ülkemizde her kesim tarafından severek söylenmekte ve dinlenmektedir. 

AŞIK VEYSEL HANGİ TARİHTE VEFAT ETMİŞTİR?

1973 senesi bu çileli hayatın da sonudur. Akciğer kanserinden vefat eden sanatçımız vefat ettiğinde 79 yaşındaydı. Ayrıca doğduğu ilçede vefat etmiştir. 

AŞIK VEYSEL'İN ESERLERİ

Onlarca şaheser bırakan şairimizin başlıca eserleri aşağıda sıralanmıştır. 

ATATÜRK'E ÖZLEMİ VE ONU GÖREMEYİŞİ

Ozanımızı bende kıymetli kılan bir diğer hususta Atatürk'e olan sevgisidir. Ankara'ya kadar Atatürk'ü görmeye gelmiş, ancak Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü görmesi maalesef bir türlü nasip olmamıştır.